Önce planlanan Kürtlerin kendi kaderini tayin hakkı için mücadele eden ve bununla birlikte işçi sınıfı hareketiyle Kürt siyasal hareketinin birliğini savunan kim varsa zindanlara doldurmaktı. KCK ve diğer bütün davalar bunun içindi. Dışarıda mücadele edecek kimse kalmasın diye. Sonra da avukatları topladılar. Bu kez de içerdekileri savunacak kimse kalmasın diye devletin üstyapı kurumları hukukçuları zindana attı. Şimdi de başta İsmail Beşikçi olmak üzere yargılanan bütün “fikir gerillaları”nın avukatı Şiar Rişvanoğlu, enternasyonalist bir Marksist olduğu için cezalandırılmak isteniyor. Şiar yoldaşın daha yargılanmanın en başında dile getirdiği: “Kimse benim Marksistliğimden hesap soramaz!” sözünün dönüp dolaşıp yargılandığı bir yerdeyiz.
KCK davası ve KESK operasyonları gibi Şiar Rişvanoğlu davası da Kürt hareketi ile sınıf hareketinin kopartılmasından başka bir şey değil. Çünkü Şiar yoldaşın gerek Adana’dan milletvekili adaylığı, gerekse belediye başkanı adaylığındaki anlam Kürt Serhildanı ile 15-16 Haziran ayaklanmasının birleşmesidir. Burjuvazi bu sebepten ürkmüştür.
Bizler Kıbrıs kökenli bir yapı olarak, önceden TC sömürgeciliğine karşı Kürt halkını savunduğu yazılarından tanıdığımız Şiar yoldaşı, bu yıl 4 Mart’ta Ankara’da gerçekleştirdiğimiz Kıbrıs-Kürdistan Kongresi’nde sol liberalizme karşı Marksizmi savunduğu konuşmasıyla daha yakından tanıdık. Şiar Rişvanoğlu, sömürgecilik karşısında Kürtlerden sonra Kıbrıslıların da avukatı oldu…
Bizler Kıbrıs’taki ve Türkiye’deki tüm mücadelelerin birliğini savunurken Şiar yoldaş için uluslararası çapta verilecek bir mücadelede çalışmaya hazır olduğumuzu hem Kürt hareketi ile işçi sınıfına hem de sömürgeci TC devletine bildiririz!
Enternasyonalist Dayanışma (Kıbrıs)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder